STK’lar için oyunlaştırma ve örnek kampanyalar
Oyunlaştırmayı en basit şekilde oyun unsurlarının oyun dışında farklı bir amaç için kullanılması olarak tanımlayabiliriz. Özel şirketler tarafından uzun zamandır dönüşüm oranlarını, müşteri sadakatini artırmak gibi birçok farklı amaç için kullanılan oyunlaştırma sivil toplum kuruluşları için de etkili bir araç olabilir.
Bu yazıda oyunlaştırmayı bir tanesinin içerisinde bulunduğum, bir tanesini gözlemlediğim ve başarılı olduğunu düşündüğüm iki kampanya ile anlatacağım.
Kampanyalardan biri imza verdiğim ve başarılı bulduğum KEDV’in her mahalleye bir yuva kampanyası. Diğeri ise Greenpeace’in proje ekibinde yer aldığım ve dijital stratejisini hazırladığım kovandayız kampanyası.
KEDV – Her mahalleye bir yuva
KEDV, bu projesinde imza kampanyasına oyunlaştırma unsurları ekleyerek hem kampanyaya katılan insanları paylaşıma teşvik etmiş, hem de sosyal medyada kampanyayı gören insanların ilgisini çekerek kampanyaya katılımı artırmayı amaçlamış.
Kurgusu kısaca şu şekilde:
Kampanyaya normal bir imza kampanyası gibi imza atıyoruz
İmza kampanyalarında katılan kişilerin kampanyayı paylaşarak yakın çevrelerini de kampanyaya dahil etmesi çok önemlidir. Bu yüzden KEDV kampanyasında imzacıların paylaşım oranını artırmak için oyunlaştırma unsuru kullanarak teşekkür sayfasında yuva malzemesi özelinde paylaşım yapmaya imkan vermiş.
Bu şekilde insanlar seçtikleri malzemeyi bireysel katkıları olarak sosyal medyada paylaşarak yakın çevrelerini de imza kampanyasına davet edebiliyor.
Örneğin ben sanal yuvaya çocuk masası ekleyebiliyor ve bunu tanıdıklarımla paylaşabiliyorum:
Oyunlaştırmanın en önemli noktası insanların oyunu çok kolay bir şekilde anlayarak hızlıca oyunun içine girebilmesidir. Fikir ne kadar iyi olursa olsun katmanlar çok fazlaysa ve oyun kullanıcılar tarafından hızlıca kavranamıyorsa başarıya ulaşmak da o denli zordur.
KEDV’in kampanyası oyunlaştırma için çok komplike fikirler olmadan, paylaşımı özelleştirerek bile oyun unsurlarını kampanyamıza ekleyebileceğimizi gösteren başarılı bir örnek. Umarım oyunlaştırma amacına ulaşmış ve katılım-paylaşım oranlarını etkilemiştir. : )
Kampanya sitesini bu bağlantıdan inceleyebilir, imza verebilirsiniz
Greenpeace – Kovandayız
Kovandayız 2018 yılında proje ekibinde yer aldığım ve dijital stratejisini oluşturduğum, oyunlaştırma anlamında çok başarılı olmuş ve hedeflerine ulaşmış bir Greenpeace kampanyası.
Kovandayız kampanyasını, sürecin başından itibaren izlediğimiz yol haritasını, oyunlaştırma ve kampanya stratejisi için önemli olduğunu düşündüğüm kısımlardan kısaca bahsedeceğim.
Öncelikle kampanyanın amacı arılara zarar veren, halihazırda AB’de yasak olan neonikotinoidlerin Türkiye’de de yasaklanmasıydı. Hedefi Tarım ve Orman bakanlığıydı.
Kampanyanın dijital ayağında oyunlaştırmaya karar verdikten sonra oyun kurgusu üzerine düşünmeye başladık. Oyun kurgusu herkesin anlayabilmesi için hem çok basit olmalı hem de insanları oyunda tutmak için motive etmeli.
Bu noktada birçok fikir konuştuk. Bazıları fazla komplike bazıları anlaşılmazdı. Sonunda karar verdiğimiz kurgu şu şekildeydi:
İnsanlar sayfamıza geldiğinde ilk bakışta normal, sade bir imza sayfası görecek. Sayfanın devamında bir lider tablosu ve kampanya hakkında detaylı bilgi olacak.
İmza verdikten sonra normalde standart bir teşekkür sayfası olur ve imzacılardan kampanya veya kurumla ilgili ikincil istekler sorulur. Kampanyayı paylaşması, kuruma bağış vermesi vs gibi. Biz bu kampanyada imza veren herkese özel bir teşekkür sayfası yani aslında profil sayfası geliştirdik.
Sayfa tasarımları
Ana sayfa
Profil sayfası
İnsanlar kovanlarını doldurmak için tanıdıklarıyla kendilerine özel bağlantıları paylaşıyordu ve o bağlantıyla gelen kişileri ilgili imzacının kovanına ekliyorduk. Kovanını 50 kişiye ulaştıran kişilere de kampanyaya özel tasarladığımız organik tişörtlerden hediye ediyorduk.
Oyunlaştırmaya katılmak isteyenler için yönergeler oldukça açık, anlaşılabilir ve sadeydi. Katılmak istemeyenler de sadece kampanyaya imza verip, oyunlaştırma kısmını pas geçebiliyorlardı. Aynı zamanda insanları oyun için motive edecek güzel bir ödül de vardı.
Kampanya hem konusundan ötürü, hem de oyunlaştırmanın katkısıyla çok kısa bir sürede 200 bine yakın imzacıya ulaştı ve birkaç ay içerisinde bakanlığın ilgili kararı almasıyla birlikte başarıyla sonuçlandı.
Oyunlaştırma belki her konu, her kampanya için uygun olmayabilir ama bazı zamanlarda kurumun veya kampanyanın çok daha fazla insana ulaşıp mobilize etmesine imkan tanıyan bir araç. Onun için uygun zamanlarda oyunlaştırma bileşenlerini test edip daha fazla insana ulaşmayı deneyebilirsiniz.
Bonus: İlk değerlendirmenin önemi
Katıldığım her eğitim veya atölye çalışmasında ifade ettiğim bir şey; lansmandan sonra kısa süre içerisinde ilk değerlendirme yapın ve sonuçlar istediğiniz gibi gidiyor mu, bu şekilde hedeflerinize ulaşabilir misiniz kontrol edin.
Cevabınız hayırsa nedenini bulup iyileştirmeye çalışın.
Kovandayız kampanyasına başladıktan sonra ilk hafta sonunda yaptığımız değerlendirmede kampanyaya katılımların iyi gittiğini ama kullanıcıların referansıyla gelen imzaların düşük olduğunu fark ettik. Nedenini araştırdığımızda site kurgusuda çok da önemli olmayan ve kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyen bir adım olduğunu fark ettik.
Hızlıca bu adımı site kurgusundan çıkardık ve kısa sürede paylaşım oranları çok arttı ve kampanya beklediğimiz tempoya ulaştı.
Kampanya bitmeden yapılan değerlendirmeler sayesinde bu şekilde belirli bir nedenden ötürü başarısız olma ihtimali olan kampanyalarda gereken önlemler alınarak hedeflere ulaşabilir, daha etkili kampanyalar yürütebiliriz.